İçeriğe geç

İnsancıklar – Fyodor Mihayloviç Dostoyevski

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski

Bir dönem çevirmenlikte yapmış büyük üstat Dostoyevski‘nin yirmili yaşlarında kaleme aldığı ilk romanı! Kitabın ön sözünde, dönemin bazı eleştirmenlerinin kitabı okuyunca yazarın gelecek vadettiğini hemen anladıklarından bahsediliyor. İlginçtir ki bazı yazarlar dönemlerinde yeterince ilgi göremezken, belki de anlaşılamazken, Dostoyevski‘nin kendine has tarzı daha ilk kitabından onu öne çıkarmış.

Ortaya koyduğu bu başarılı eser de, onun Gogol gibi Rus edebiyatının önemli isimleri ile kıyaslanmasını sağlamış. Sadece övgülerden bahsedilmiyor tabii ki, bazı konularda diğer yazarların çokça etkisinde kaldığı da savunuluyor.

İnsancıklar kitabı, Makar Alekseyeviç ve Varvara Alekseyevna adlı iki karakterin birbirlerine yazdıkları mektuplardan oluşuyor. Makar Alekseyeviç, tıpkı yazarımızın bir dönem olduğu gibi, bir çevirmen. Akraba olan bu iki karakterin aralarında yaşça biraz fark da var ve birbirlerine olan sevgilerini de bu mektuplarda şahitlik ediyoruz, aynı zamanda çevresindeki insanların bu sevgiyi onaylamadığını da yine buradan anlıyoruz.

Karakterlerin içerisinde bulundukları fakirlikle başa çıkabilmek için birbirlerine nasıl tutunduklarını, başlarına gelen olumsuz olayları nasıl yorumladıklarını gözlemliyoruz.

Dostoyevski gerçekten olağanüstü bir yazar. İlk romanı olmasına rağmen İnsancıklar da gerçekten insanı derinden etkileyen bir kitap. Rus edebiyatının ülkemizde popüler olmasının sebeplerinden birisi de yaşanmışlıkların benzerliği olmalı. Benzer yaşanmışlıklarla, acılarla, olaylarla oluşturulan eserlerdeki karakterlerin yerine kendimizi çok rahat bir şekilde koyabiliyoruz. Okurken kendimizi olayların içerisinde bulabiliyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir